Oliver Hirschbiegel · Moritz Bleibtreu, Christian Berkel, Oliver Stokowski · R · 2h · 2010
Oliver Hirschbiegel tarafından yönetilen “Deney” (orijinal adıyla Das Experiment), dram ve suç öğelerini içeren bir psikolojik gerilim filmidir. Filmin başrolünde, Fatih Akın’ın Temmuz’da ve Aşka Ruhunu Kat filmlerinden tanıdığımız Moritz Bleibtreu yer almaktadır.
Film, mahkûm ve gardiyan olmanın psikolojisini inceleme amacı ile 1971 yılında 24 öğrencinin katılımıyla gerçekleştirilmiş bir sosyal psikoloji deneyi olan Stanford Hapishane Deneyi’nden ilham alır. “Deney”, aynı zamanda Mario Giordano’nun “Black Box” adlı romanından uyarlanmış bir filmdir.
Filmde bilim insanları, insanların içgüdüsel dürtülerini ölçmek için bir deney tasarlar. Toplam yirmi gönüllü erkek denek kurgusal bir hapishaneye konur ve psikolojik ile fiziksel durumları test edilir. Deneklerin bu süreç boyunca yaşadığı değişiklikler gözlemlenir.
Deney öncesinde, katılımcılara güvenliklerinin sağlanacağı, şiddet veya zarar görmeyecekleri ve sadece vatandaşlık haklarından mahrum bırakılacakları belirtilir. Katılımcılar 6’sı gardiyan ve 20’si mahkûm olacak şekilde ayrıştırılır. Gardiyanlara kurallar ve bu kurallara uymamaları halinde deneyin sonlandırılacağı bildirilir. Ardından yaşananlar, gerçeklik algısını sarsacak niteliktedir. Kurallara uymayanlar cezalandırılmalıdır ve bu, fiziksel şiddet dışında da olabilir. Bu durum, daha önce ifade edilmemiş gardiyanların egolarının ortaya çıkmasına ve suç işlemelerine yol açar.
Filmin odaklandığı temalar arasında iktidarın insan davranışları üzerindeki etkisi ve yoğun stres ile baskı altında karakter değişimleri yer alır. Bu film, vahşetin psikolojik temellerini gerçekçi bir şekilde göstererek insanlara etkili bir biçimde iletmektedir. Filmde, gücün kontrolsüz kullanımının insanları nasıl etkilediği ve insanların bu gücü nasıl kötüye kullanabileceği anlatılmaktadır. Aynı zamanda, baskı altındayken insanların kişiliklerinin nasıl değiştiği ve bu değişikliklerin davranış kalıplarına nasıl etki ettiği gözlemlenmektedir.
“Deney”, psikolojik ve sosyolojik açılardan önemli bir film olarak kabul edilir. Filmin odağında, uygun koşullar sağlandığında en güçsüz bireylerin bile nasıl dönüştüğüne dair bir perspektif bulunmaktadır.
Filmde görüldüğü gibi, insanlara fazla güç verildiğinde, hem zayıfların hem de güçlülerin bu gücü kötüye kullanabileceği açıkça gösterilmektedir. Bu deney, “denetimsiz güç, gerçek güç değildir” sözünü somut bir şekilde ortaya koymaktadır. Deneyde, sıradan insanların eline güç verilmesinin nasıl dönüşümlere neden olabileceği incelenmektedir. Başka bir deyişle, insanların üzerlerine giydirdikleri rollerin, ne kadar sürede gerçek kimliklerini değiştirebileceği ve kişilerin bu süreçte kendi benliklerini koruma iradesine sahip olup olmadığı araştırılmaktadır. Filmdeki deney, gerçek deneyin aksine, daha uzun süre devam ettirilerek insanların ölümcül sonuçlara ve ciddi psikolojik etkilere maruz kalmalarına neden olmuştur.
Kontrolsüz güç kullanımının hazzı, iki grup arasında bir savaşa ve empati kurma güçlüğüne yol açar. Filmde, ezen ve ezilen bireylerin yoğun stres altında nasıl değiştiği ve yapay bir gücün nasıl acımasız eylemleri teşvik edebileceği gösterilmektedir.
Kontrolsüz güç kullanımının hazzı, iki grup arasında bir savaşa ve empati kurma güçlüğüne yol açar. Filmde, ezen ve ezilen bireylerin yoğun stres altında nasıl değiştiği ve yapay bir gücün nasıl acımasız eylemleri teşvik edebileceği gösterilmektedir.
Filmdeki oyunculuklar da oldukça başarılıdır. Başroldeki Moritz Bleibtreu’nun da etkileyici bir oyunculuk sergilediği açıktır.
“Deney”, topluluk ve verilen görevlerin bireylerin davranışlarını nasıl değiştirebileceğini çarpıcı bir şekilde gösteren bir filmdir. Deneklerin kısa süre içinde gardiyan ve mahkûm rollerine uyum sağlamaları, sosyal psikolojinin ve etkileşimin gücünü vurgular.
